
İçsel Yankılar (Yeni Bölüm #47)
- Ergün Gültekin

- 4 gün önce
- 2 dakikada okunur
Ey kardeşlerim, anlaşılmaz mıyım ben! Hayır — ama derim ki: İçinizdeki ateşi, sizi küçümseyene değil, kendi kalbinize akıtın! Zira bugünün yürekleri bencil, nankör ve eksiktir. Ah! kim ister vicdansız bir karanlığın içinde kaybolmayı?
Ama ben ateşinize odun atmak isterim — ümidinize değil! Evet! Kıymet bilmeyene kavuşmayı dileyen her ümit, kendi geleceğinizden çalınmış bir ışıktır.
...
Ah, kardeşlerim! Alevlerin göğe sıçrayışını seyreder misiniz hiç? İnsanların çoğu, kendi zayıf kıvılcımlarının yanında üşür durur; çünkü ateşlerini yanlış ellere teslim ederler.
Ben ise daha büyük yangınların sahibiyim, kardeşlerim! Ateşimi ona göre tartın da alın: çünkü ateş, sönene verilmez — dirilmek isteyene verilir.
Eğer içinizdeki ateşi söndüremiyorsanız,
bırakın büyüsün benimle; yaksın yok etsin yangınlarım sizi. Özlemlerinizi tutuşturup kül etsin de sizi yeniden uyandıracak kudrete doğru büyütsün!
---
Severim elbet sözü bilenleri; ama yetmez dile hükmetmek — sözün nereye akacağını da bilmeli insan.
Değersiz gören bir kulakta, en bilge cümle bile sıradanlaşır; bu yüzden susmak ve uzaklaşmak, bazen en gür haykırıştır.
...
Ey dostlarım, erdemli olacağım diye sözünüzü hafife alanların önünde boşuna özür dilemeyin! Ah! Özür, kendini hak etmeyen kulağa döküldüğünde hem söyleyeni tüketir, hem dinleyenin kibrini büyütür!
Evet! Sadece duyulmaya değer sorularınız olsun; boşa savrulacak açıklamalarınız değil. Daha layık kulaklara saklamalısınız kendinizi; zaten bu yüzden birçok insanın yanından hiç konuşmadan geçip gitmek gerekir.
...
Yakın durmayın yaygaranın o çürük rüzgârına: orası çok gürültülü, az değerlidir. Ah! Oraya bakan yorulur da oraya kulak veren eksilir. Evet! Siz kendi vadilerinize çekilin ve dinlendirin düşüncelerinizi.
Çünkü kardeşlerim, en iyi söz hükmetmelidir bir yanlışa ve en iyi kelam, değmeyen dudaklarda heba olmamalıdır.
---
Sizin bağlılıklarınız: dikkat edin, kendinizi ucuzlatan sevgiler olmasın bunlar! Ne kadar çabuk güveniyorsunuz; sonra bir bakıyorsunuz, değeriniz başkasının gölgesinde çiğnenmiş.
Bilin ki bir sevgisizi sineye çekmektense, cüret eden kişiyi hayatınızdan çıkarmak iyidir.
...
Bir bilge şöyle demişti zamanında bana:
“Evet, dönmedim ona; çünkü önce o, dönülmeye değmeyecek kadar küçülttü beni.”
Ey kardeşlerim! Gördüm ki değer bilmeyenler, en tehlikeli kincilere dönüşür sonunda; çünkü yitirdikleri aklın acısını kendilerine değil, etraflarına ödetmek isterler.
...
Ha! Büyük bir iştir her zaman insanın vefa nedır bilmesi. Bu yüzden sevgi dolu yüreklerin sözü şöyle olmalıdır: “Bana kıymet vereni fark edecek kadar akıl dilerim göklerden”
Öğütlerimin kaynağı şudur, kardeşlerim:
değerinizi fark etmeyeni istemek, uçmak isteyen bir kuşun kendi kanadını bağlamasıdır.
...
Evet, evet! Yalnızca sevilmek için değil, yükselmek için de koruyun kendinizi; yoksa bir gün küçümsendiğiniz yere dönüp bakarsınız ve şöyle dersiniz:
Ben kimseyi affetmedim değil, affedilmeyecek kimse olmak istedim!
10 Aralık 2025,
Gebze, İstanbul




Yorumlar