top of page

Topal Timsah (Yeni Bölüm #11)

Ey çok sevilenler! Aklın değerlerden kopunca nasıl karanlık bir uçuruma dönüştüğünü mü sorarsınız bana?

Öyleyse sözümü iyi dinleyin; çünkü o yüreğinizi de yolunuzu da aydınlatır.

Yalnızca kendine eğilen zihin, tartsa bile ölçüyü şaşırır; zira değeri duymayan akıl, doğruyu ayırt etmeyen kuru bir hesaptır.

Geçmiş bize gösterdi, ha!: vicdandan kopmuş zeka çoğaldıkça düzen karanlığa sürüklenir; hissiz akıl adaleti değil, baskıyı büyütür.

Ey erdemi arayanlar! Aklınızı değerlerin açık ufkundan kaldırın ki kararlarınız doğruluğa yaklaşsın.

Ve bilin ki ölçü doğru olsa bile niyet eğriyse hüküm sapar, çünkü akıl hizmet ettiği amacı bilmezse yanılır; doğru sandığını kolayca yanlışın aracına dönüştürür.

Evet! erdemli olan önce amacını arıtır, sonra kararını verir.

Ey aykırılar! Kalpleriniz sakın katılaşmasın. Unutmayın: kim iyilik işlerse onu görür; kim kötülük işlerse onu da görür.

...

Ey aykırılar! Mantığın taş duvarı ile vicdanın ateşi karşılaştığında hangi yolu mu izlemelisiniz?

Ah! Her hüküm aynı kaynaktan doğmaz: biri bedenin soğuk bencilliğine dayanır, öteki vicdanın ağır yükünü taşır.

Adalet düzeni gözetir, ey hakikat arayanlar; vicdan insanlığın hakkını korur ve onuru yüceltir.

Bir önderin yolu bu iki sesin kavgasında değil, onları hangi adaletle dengelediğinde görünür; bu yüzden vicdanınızın nereye yöneldiğine bakın.

Evet! Etik lider, tercihlere vicdanın ışığını düşüren bir sezgi taşır. Çünkü bilir, niyet arınmışsa hüküm de arınır.

Ey aykırılar! Aranızda adaletle hükmedin ki yolunuz yücelik kazansın. Unutmayın: zannın çoğu kötülüktür.

...

Ey kardeşleri.! Aklın düzeni niçin çöker de vicdanın sessizliği bir uçuruma dönüşür, şimdide bunu mu sorarsınız bana?

Ah! Ruhun terazisi şaştığında, aklın koruduğu düzenin ardında sessiz bir boşluk açılır; orada adalet yıkılır da hakikat gölgelenir.

Ey aykırılar, içinizde büyüyen bu adaletsizliği görmez misiniz? Evet! Körleşen kalp önce başkasını değil, kendi doğrusunu karartır.

Bırakın huzurun ağır örtüsünü; hakikatin gerektirdiği doğruluğu seçmeye yüreğiniz yeter mi, işte sınavınız buradadır.

Ah! Değerlerin vicdandaki sesini duymayan kim, adaletin yolunu bulabilir?

Ey sevilenler, biliniz ki bilgelik vicdanın açtığı geniş ufku görmektir. O halde sevdikleriniz aleyhine de olsa adaletten şaşmayın. Unutmayın: adaleti ayakta tutarsanız hak gelir, batıl uzaklaşır.

...

Ey ışığı arayanlar! Tedbirin kökenini mi sorarsınız bana—korkudan mı doğar, yoksa uyanıklıktan mı?

Korku umudu karartır derler; oysa bilge bilir ki ölçülü endişe yaklaşan tehlikenin önceden haber veren ince bir işaretidir.

Bir lider, duygularını bir rehbere dönüştüren kişidir, çünkü bilir: bastırılan duygu körlüğe, terbiye edilen duygu sezgiye dönüşür.

Tedbir, uyanık aklın sağduyusundan doğar— ha! zamanın önünden yürüyenler bu sesi iyi tanır.

Evet! Tedbir, sorumluluğu önceden hisseden yürekte filizlenir; işte bu yüzden uyanıklık da bir erdemdir.

Ey aykırılar! Tedbirli olun ve kötülükten sakının; çünkü uyanık gönül kendi kaderini korur. Unutmayın: yalnızca akıllılar öğütten pay alır.

...

Ey aykırılar! Akıl ile vicdanın, hüküm ile sezginin nasıl mı bir araya geldiğini mi sorarsınız bana?

Ah! Akıl yalnız yön gösterir sanılmasın; çünkü yolun anlamını kuran değerdir, kararın yükünü taşıyan ise vicdanın ateşidir. Ve akıl ve vicdan birbirinden koptuğunda hüküm dağılır.

Evet! Her hükmün ağırlığı, sebebin temizliğinden ve hizmet ettiği ruhun doğruluğundan doğar.

Ey aykırılar! Adaleti istişare ile tesis edin ki ölçüyü şaşırmayasınız; çünkü ortak akıl değerle birleştiğinde yanılmaz.

...

Ey aykırılar! Kalabalığın çokluğunu hakikatin ışığı zannedenleri mi merak ediyorsunuz şimdi?

Hayır — üç kez hayır! Kalabalığın aynı sözü yinelemesi gerçeğin doğduğunu göstermez; bu yalnızca yankının çoğalmasıdır.

Çünkü çoğunluk her zaman kolay olanı korur; hakikatin izini süren ise azınlığın direncidir.

Bilge lider, kararını çoğunluğun hoşnutluğuna değil, değerlerin sağlam taşına dayar; zira bir topluluğun yüceliği benzeşen fikirlerde değil, korkmadan farklı düşünebilenlerin cesaretinde anlaşılır.

Ey aykırılar! Çoğunluğun rüzgârına kapılırsanız adımınız şaşar; oysa değerlerin taşına basan, karanlıkta bile yolunu kaybetmez.

Unutmayın: insanların çoğu hakikati bilmez!

...

Ey aykırılar! Birliğin nasıl doğduğunu sorarsınız bana — sözlerin çokluğundan mı, yoksa özlerin buluşmasından mı?

Ortak bilinç, aynı sözü tekrar eden dillerden değil; aynı değeri taşıyan yüreklerden doğar.

Birliktelik, vicdanların adaletiyle filizlenir. Ve liderin görevi, hakikatin ışığını görebilecek şekilde vicdanları uyandırmaktır.

Ve bilin ki vicdan eşlik ettiğinde insanlar anlamı omuzlayan ruhlar hâline gelir.

Ey aykırılar! Zalimliğe meyletmeyin; iyilikte birbirinize tutunun. Çünkü bilin: kalpleri bir araya getiren menfaat ortaklığı değil — göğsün değerleridir.

...

Ey aykırılar! Söz karanlığa gömüldüğünde, anlaşmazlık büyüdüğünde üst insan ne mi yapar?

Ah! Çatışma, karşıt diller çoğaldığında değil; kalpler birbirini duymayı bıraktığında doğar.

Konuşmak yeter mi sanırsınız yoksa — hayır! Kalpler dokunmadığında her kelime bir bıçak gibi ayrılık açar.

Ah! Üst insanın görevi çatışmayı bastırmak değildir ki hakikati görünür kılacak dürüstlüğü ortaya çıkarmaktır.

Ey aykırılar! Birbirinizle güzelce konuşun ki aranızdaki kin ölsün; çünkü bilin: barışı kuran kişi değil — gerçeği söyleyendir.

...

Ey aykırılar! Eleştirinin sizi parçalayıp parçalamasından mı korkarsınız da birbirinizi habire översiniz?

Geri bildirim bir ateş değildir ki insanın kendi yüzünü gördüğü aynadır. Ah! Dost, sevdiğini yapıcı bir geri bildirimler onurlandırmalıdır.

Ey aykırılar! Birbirinize hakkaniyetle öğüt verin; çünkü biliniz: öğüt, insanın kendine karşı kazandığı en temiz zaferdir.

...

Ey aykırılar! An dediğiniz şeyin hevesin rüzgârı mı, yoksa iradenin ateşi mi olduğunu mu sorarsınız bana?

Anı yaşamak, rastgele isteklerin savruluşu değildir; bilincin yön seçmesidir. Ve bilin ki insan, geleceğe taşıyacağı sorumluluğu omuzlayarak büyür.

Ey aykırılar! Her biriniz şimdiye ne kattığınıza bakın. Çünkü biliniz: insan için ancak çalıştığının karşılığı vardır.

13 Kasım 2025

Tuzla, İstanbul


Yorumlar


bottom of page